10 Kasım'da Anıtkabir'de Olmak

10 Kasım 2017 Anıtkabir
"Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir." Mustafa Kemal ATATÜRK

O ilikleri donduran malum Ankara soğunun olmadığı, güneşin her zamankinden daha sıcak doğduğu gündü 10 Kasım 2017. Sabah erken saatlerde kalkılmış ve akrep ile yelkovanın bir kuş kanadı gibi açıldığı, adeta sonsuzluğu çağrıştıran tavrıyla 09.05'ten önce O'na en yakın olabileceğimiz yere ulaşmak için yürüyoruz. Öyle güzel yürüyüşlerden biri ki bu, ortak fikirlerin her adımda hissedildiği, "İzmir Marşı"yla, "Onuncu Yıl Marşı"yla yükselen sesler aynı saniyeler içinde insanın içini hüzünlü bir hisle kaplamasına sebep oluyordu.

Aslanlı yol, protokol töreni için kapalı, o yüzden erken gelenler arka kapıda birikiyor. Saatler hayatın bir dakikalığına durduğu o ana yaklaşırken kalabalık artıyor. 7'sinden yaşı yeten herkese... Siren sesleri duyulmaya başlandığı an, uğultu kesiliyor, marşlar susuyor, sessizlik bütün gökyüzüne yayılıyordu. Hemen akabinde "İstiklal Marşı"mız hep birlikte tek yürek halinde okunuyor. Sonrasında defalarca "Andımız"ı dinliyorduk.

Kapıya ulaşana kadar çeşitli arama noktalarından geçiyorsunuz. Etrafınız Ankara simitleri satılan tezgahlarla ve Türk bayraklarıyla dolu. Son güvenlik noktasından da geçince yoğun kalabalık biraz seyreliyor ve daha rahat hareket alanı bulabiliyorsunuz kendinize. İlk hedef mozole...

1923 yılında bir sohbet sırasında Atatürk; "Elbet bir gün öleceğim, beni Çankaya' ya gömer, hatıramı yaşatırsınız" demiş ve "Beni milletim nereye isterse oraya gömsün. Fakat benim hatıralarımın yaşayacağı yer Çankaya olacaktır" diye eklemiştir. Anıtmezar için birçok yer önerisi vardı bunlar:

- Etnografya Müzesi
- Büyük Millet Meclisinin arkasındaki tepe (Kabatepe)
- Ankara Kalesi
- Bakanlıklar (Milli Eğitim Bakanlığı için ayrılan arsa)
- Eski Ziraat Mektebi
- Gençlik Parkı
- Altındağ (Hıdırlık Tepe)
- Gazi Orman Çiftliği idi.

Bakanlar, sanatçılar, profesörler gibi farklı makamlardan oluşan komisyonlar bu yerlerin her biri için değerlendirme yaptı ve aralarından en benimsenen Çankaya oldu. Anıtkabir dört aşamada tamamlandı. 9 Şubat 1944'de inşaat programı hazır olan projenin ilk adımı atılmıştı. İlk aşama Aslanlı Yol, ikinci aşama Mozole ve yardımcı binalardı. Üçüncü aşama 1950'de Tören alanı, merdivenler ve lahit taşının yerleştirilmesiyle tamamlanmıştı. Dördüncü aşama döşemeler, çevre düzenlemeleri gibi ince işçiliği kapsıyordu.

Kurtuluş Savaşı Müzesi, ziyareti en önemli yerlerin başında gelir. Müze girişinde telefon boyutlarında tuşlu bir cihaz ve kulaklık veriliyor. Bu cihazın içinde müzede gördüğünüz çeşitli panoramalar, tablolar ve fotoğrafların hikayeleri anlatılmaktadır. Müzede özel bir oda içinde Atatürk'ün naaşının bulunduğu ve Mozole'de bulunan lahit taşının tam altına geldiği herkes tarafından bilinmiyor. O özel odanın kapısının karşısında müzenin en büyük penceresi yer almakta ve o pencereden Ankara Kalesi ve Türk Bayrağı görünmektedir.

Anıtkabir'de 10 kuleye şu adlar verilmiştir. - Hürriyet Kulesi - İstiklal Kulesi - Mehmetçik Kulesi - Zafer Kulesi - Müdafaa-i Hukuk Kulesi - Cumhuriyet Kulesi - Barış Kulesi - 23 Nisan Kulesi - Misak-ı Millî Kulesi - İnkılap Kulesi.

Atatürk'ün kullandığı özel ve makam araçlarını büyük bir ilgiyle dakikalarca bakabilirsiniz.

750.000 m2’lik bir alan üzerinde kurulu olup bu alanın yaklaşık 120.000 m2’lik kısmı Anıt Bloğu, 630.000 m2’lik kısmı ise Barış Parkı dır. Barış Parkı Doğu ve Batı Parkı olmak üzere 2 bölümden oluşmaktadır. Anıtkabir’e giriş yerinden başlayarak, ortadaki Tören Meydanı’na kadar uzanan yol “Aslanlı Yol” olarak adlandırılır. Bu yol, ziyaretçileri Atatürk’ ün yüce huzuruna hazırlamak için yapılmıştır. Yola 26 basamaklı merdiven ile çıkılır. Yolun uzunluğu 262.20 m., genişliği 12.80 metredir. Aslanlı Yol’ un sonunda, Anıtkabir yan binalarının ve kolonların çevrelediği bir alana çıkılır. 129 x 84.25 m. boyutlarında olan, dört tarafından üçer basamak merdivenle inilen 15.000 kişi kapasiteli bu alan “Tören Meydanı” olarak adlandırılır. Anıtkabir’in en önemli bölümü Mozole’dir. Tören Meydanı’ndan 42 basamaklı merdivenle çıkılan Mozole, iki katlı ve dikdörtgen planlı bir yapıdır. Bu bölüm anıtın yapılışında ağırlık merkezi olmuştur. Çünkü, Atatürk’ün kabri ve sembolik lahit bu bölümde bulunmaktadır.

Sabah 6 - 6.30 civarı başlayan Anıtkabir yolculuğu akşamüzeri 5 civarı son buluyor. İlk defa 10 Kasım'da Anıtkabir'de bulunma, o atmosferi soluma şansı yakaladığım için kendimi şanslı sayıyorum. Nice 10 Kasımlara, 23 Nisanlara, 19 Mayıslara, 30 Ağustoslara, 29 Ekimlere ve daha nicelerine... Hep birlikte.

"Ne mutlu Türk'üm diyene!"