Kurşun Kalemin Sırrı

Yazmayı öğrenmeye başlarken herkes kurşun kalem kullanır. O kadar barizdir ki hata yapacağımız, yanına da silgi iliştirirler ve hatta kalem tıraş. Silginin kuvvetini hatalarımızı sildikten sonra anlarız, kalem tıraşın cömertliğini de bize yazmak için tekrar şans verdiğinde görürüz. Eğer yazdığımız bir defter ise bize peşin peşin fazlaca şans vermiş sayarız. Hunharca, düşüncesizce kullanan yine bizleriz. Onlarda kendi aralarında ayrılırlar; çizgili, çizgisiz ve kareli olarak. Tercihi belkide bize bırakıyorlar? Çizgisiz kağıtlara o kadar imrenirim ki, onlar kadar düzensizliğe, rahatlığa, belki özgürlüğe, yada seçim hakkının oluşuna... istediğin yerden karala, hüküm senindir. Çizgililer de ideal eş tipidir. Tertip ve düzen onların anayasasıdır. Kareli defterlerle aram hiç iyi olmadı. Onlar sürekli bir baskı altına alma çabasındadır seni. Sürekli bir kafese tıkma derdi vardır. Baskıcı iktidarı elbet senin iyiliğin içindir ama hatırlatmakta fayda var, o kadar baskı ve yasak seni ters yola sürükleyecektir.

Şanslı olanlar kurşun kalemleriyle aynı cephede yer alanlardır. Aynı düşmana siper alan, aynı tastan çorba içendir. Eğer bir savaşta yer alıyorsan "taraf" olmak şansını sayısal olarak arttırır. Çoktan kaybetmeyi göze almış bir kurşun kalemi hiçbir sözcük, hiçbir nokta durduramaz. Tek arzusu gücünü kağıda yansıtmaktır, senin yardımınla.

Her zaman değil ama bazen arkanı dönüp gidemediğin gibi, yüzüne bakıp söyleyemediğin şeylerde olur. Söyleyemediklerini içinde biriktirmenin hiçbir neticesi olamaz. Dökersin ulu orta evin her tarafına, sonra toplarsın bir süpürge bir kürekle, üzerine birde villada... Kış ortasında bahar temizliği gibi yada uykunun tutmadığı gecelerde toz almak gibi. Tam o esnada eline geçen bir kurşun kalemin varsa unuttuğun bir köşede, masandan düşmüş yere, yuvarlanmış koltuğun altına... Mutlu olursun bulunca. Mutlu olursun çünkü fark edersin ki, hala şanslısın. 

Ayrılık zor olur. Kolayını daha görmedik. Her ayrılığa bir bahane, bir sebep, bir gerekçe bulunur. Başka türlü bir şey bizim istediğimiz. Ayrılığın yazmadığı bir kitap kahramanı, bir yolcu, bir mucize. Bizim memleket bol yeşilli, bol güneşli, bol sevdalı ve bol ayrılıklı... Bir kurşun kalemin varsa hala, bir şansın vardır hala...