Metro Anonsuyla; Ahlak

Ankara metrosundaki "Sayın yolcularımız lütfen ahlak kurallarına uygun hareket ediniz" anonsuna karşılık Ahmet Hakan: "Yemişim senin ahlak kurallarını" başlığıyla başladı 24 Mayıs 2013 tarihli Hürriyet gazetesindeki köşe yazısına.

Aslında yazı kısa ve oldukça net bir özet sunuyor okuyanlarına. "Ahlak nedir?" diye sorulsa analarımıza, babalarımıza, "bir kızın, bir oğlanla el ele tutuşmaması yada öpüşmemesi" mi der? Demez dimi? Ama "ahlaksızlık nedir?" diye sorulduğunda bunları söyleyebilirler. Ankara metrosundaki  o anonstan sonra herkes kendi içinde ahlakın tanımını yapacaktır. Sonra etrafına baktığında tanımladığı ahlak kurallarına uygun olmayanları tespit edip kınayacaktır. Gerek sözlü gerekse içinden saydırarak.

Peki, bu metro yolcuların ne ahlaksızlığını gördü ki, böyle konuşuyor?

İstanbul metrolarında'da "Sahipsiz paketlere/çantalara yaklaşmayın, güvenlik görevlilerine haber verin" diye anons ediyor. Güvenlik görevlileri kendinden mi cesur oluyor? Bomba, bombadır anlamak için güvenlik görevlisi olmaya gerek yoktur herhalde. Bide neden sahipsiz her çanta, bavul bir bomba paniği yaratır devletim?

İstanbul'daki tramvayın anonsu: (bu favorim) "Lütfen kapı önlerinde bekleme yapmayalım, inenlere öncelik tanıyalım" falansal filansal türden bir serzeniş. Hayır, kapı önünde duran yolcu tamamen zevkten mi duruyor orada acaba? Acaba bir sorsan kendine bi? Millet neden üst üste kapı önünde duruyor acaba?+

Eskişehir'de ise: "Sayın yolcularımız lütfen yaşlılara, hamilelere ve özürlülere yer verelim" gibi bir şey deyip duruyor. Sırf bu anons yapıldı diye yer veren varsa vay haline ki, utandığı için yer vermiştir herhalde. Fakat sanmıyorum ki, gerçekten ayakta durmakta güçlük çeken birine yer vermeyecek kafada insanların var olduğunu. Niye lan o anons?

İzmir'in banliyölerinde bir sıkıntı yok sanıyorum. Onuda kullandım ama kulağa çarpan bir dandikliği yoktu (galiba).

Kaynak: Ahmet Hakan, Hürriyet Gazetesi, 24 Mayıs 2013